top of page
  • Yazarın fotoğrafıOnur Yilmaz

KEŞKE BU ÇAĞDAKİLERDEN BİRİ OLMASAYDIM BEN

Hesiodos’un İşler ve Günler adlı yapıtının “Soylar Efsanesi” bölümü, insanın var oluşundan bu yana geçirdiği beş evreyi anlatır. Eserde soy olarak anlatılan çağlar sırasıyla altın soyu, gümüş soyu, tunç soyu, kahramanlar soyu ve demir soyudur. Hesiodos kendisinin de içinde yer aldığı ve bugünkü insanı da işaret eden demir soyunu yazımın başlığına taşıdığım şiirle anlatır:


Keşke o soydakilerden biri olmasaydım ben Keşke daha önce ölsem, ya da doğmasaydım!


Hesiodos, yaşadığı çağda şahit olduklarından yola çıkarak didaktik eserini meydana getirmiş. Onun antik dönemden bugüne ulaşan kırılganlık yüklü sözlerini duygularımın ifadesi olarak paylaşıyorum. Demir Çağı insanı zulüm ve ikiyüzlülüğünden hiçbir şey kaybetmedi. Hatta teknolojik olarak geliştikçe ahlaki olarak geriledi. 21. yüzyılın demir adamı zulmünü katmerleştirmeye devam ediyor.


İsrail’in Hamas’ın saldırılarını bahane ederek bomba yağdırdığı Gazze’de yaşanan insanlık dramı, türümüzün belleğinde travma yaratıyor ve geleceğe dair umutsuzluk aşılıyor. Bombalanan yapıların enkazından çıkarılan, etrafa saçılmış, morarmış ve parçalanmış çocuk bedenlerini görüp de normal bir şekilde yaşama devam etmek mümkün olmuyor.

Her alanda üstünlüğünü iddia eden/dayatan, bizleri ilkel-modern öncesi olarak nitelendiren uygar(!) Batı’nın yaşananlar karşısında zalim İsrail’e nasıl kucak açtığını ve yaşananları normalleştirdiğini görmekse kahrımıza kahır katıyor. Görünen o ki “demir adam”ın zulmü devam edecek.


Savaşlar, salgınlar, yangınlar, depremler… Ne çok olumsuzlukları üst üste yaşadık değil mi? Kaygı ve karamsarlıkla beslenen ruhumuza şifa olacak barışın gelmesi dileğiyle…



29 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page