top of page

SARAĞU (SARI AĞU)

  • Yazarın fotoğrafı: Onur Yilmaz
    Onur Yilmaz
  • 28 Eyl 2022
  • 2 dakikada okunur

Bahar mevsimiyle birlikte tabiat usulca uyanıyor. Yapraklar bir yandan yeşerirken diğer yandan da her tarafta çiçekler açıyor. Objektifime yansıyan çiçek ise Karadeniz’de birçok adı bulunan sarı ormangülü. Literatürdeki Latince adı “rhododendron luteum” olmakla birlikte coğrafyamız boyunca zifin/sifin, komar gibi bilinen adları da bulunmaktadır. Anayurdunun Kafkasya ve Güneybatı Asya olduğuna dair bilgiler de mevcut. Çoğunlukla yere yakın, kışın yaprağını döken bir çalıdır kendileri. Sahil bandındaki yüksek dağlık alanlarda açmaya başladı. Biraz daha sonra yayla kuşağında kendini gösterecek. Bir de bunun mor renkli olan çeşidi de mevcut. Çiçeğin adında yer alan “ağu” esasında zehir demek. Gerçekten de bu bitkinin zehirleyici etkisinin olduğu açık. Nitekim bu çiçeğin poleninden elde edilen bala, “deli bal” adı veriliyor. Tek seferde bir kaşıktan fazla tüketilmesi zehirlenmeye hatta ölüme sebep olabiliyor.


Peki sarağunun Hollywood’a uzanan hikâyesini biliyor musunuz?


Polisiye edebiyatın ilk akla gelen isimlerinden Sherlock Holmes karakteri edebiyatın yanı sıra sinemanın da en sevilen dedektiflerinden biridir. İngiliz yazar Sir Arthur Conan Doyle tarafından yaratılan bu karakterin seri halinde yayınlanan romanlarını duymayan yoktur. İşte bu serilerden sinemaya uyarlanan ilk filmde, pek az bildiğimiz özelliğiyle deli balımız Hollywood’a giriş yapıyor.


Robert Downej Jr ve Jude Law'ın başrollerini paylaştığı Sherlock Holmes'ta deli bal, gizemli bir şekilde ölen ve yeniden dirilen Blackwood adlı karakterin gizemli ölümünün sırrı olarak ortaya çıkıyor. Asılmadan önce Blackwood, bu baldan yiyor. Deli bal, Blackwood'un geçici bir süre nabzını durduruyor ve herkes onu ölü sanıyor. Sherlock Holmes da bu geçici ölümün sırrını anlıyor ve bu sırrı “Deli bal, Türkiye'de Karadeniz Bölgesinde yetişir, uyutur ve nabzı düşürür” diyerek açıklıyor.


Sinemaya uyarlanan bu filmi keyifle seyrettim. Bu sahneyi hatırlayanlar film sonrası mutlaka araştırma yapmışlardır. Bir rivayete göre, “tarihteki ilk biyolojik silah” olarak kullanılmış. Orduların geçiş güzergâhlarına deli bal üreten kovanlar yerleştirilip düşman askerlerinin bu balları tüketmesi sağlanarak bozgun gerçekleştirilmiş.


Sarağu, sözlü geleneğin en güzel örneklerinin sürdüğü bölgemizde türkülere de konu olmuş elbette. Benim de çok sevdiğim ve icrasından keyif aldığım “sarağu çiçek açtı” adıyla aratıp dinleyebilirsiniz. Hatta şu sıralar dağ yollarında kısa bir yürüyüş yapma imkânınız varsa sarağuların muhteşem kokusu eşliğinde bu türküyü dinleyerek yazıyı da daha bir içselleştirmiş olursunuz.


“sarağu çiçek açti

ayağuma dolaştı

dedi alamam seni

ağlamaya bolaşti”


Comments


bottom of page